İYİ Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı Mansur Yavaş Trabzon'da Millet Buluşması'nda yurttaşlarla bir araya geldi.

Kürsüye ilk olarak ABB Başkanı Mansur Yavaş çıktı.

Yavaş, konuşmasında şunları söyledi:

"Seçime gidiyoruz. Ben seçimden ne anlıyorum? Nasıl yaptık. Ankara’da seçime girdik. Her şey gayet güzel gidiyordu. Anketler ortaya çıkınca ne proje kaldı ne bir şey. Neredeyse yemin ediyorlar 30 bin kişi işten çıkarılacak, insanlardan yardımı kesecek! Sanki babalarının mallarını dağıtıyorlar. Sonra küçümsemeye başladılar. Küçücük bir ilçenin belediye başkanı Ankara’yı nasıl yönetecek? Solcular gelmesin diye yıllarca milleti kutuplaştırıp oy aldılar. Dediler ki 'Mansur Yavaş seçilirse PKK’lılar sayaçları okuyacak', 'DHKP fatura götürecek'. Vatandaş onları dinlemedi. Biz seçilirsek devletin bekası gidermiş. Ben seçilir seçilmez ilk önce bu PKK’nın açılım sırasında hükümetin dayattığı Andımız’ı kaldırın, Türk Bayrağı’nın ismini değiştirin, ‘Ne Mutlu Türküm diyene’ tabelalarını hiçbir yere yazmayın, TC tabelalarını kaldırın dendiği zaman kaldırdığı tabelayı yerine çakarak işe başladım. Bir kişi çıkarmadım. İhaleleri açık yaptım. 5 milyar eski borcu ödedim! Her işimizi tıkır tıkır yürütüyorum.

MELİH GÖKÇEK'E GÖNDERME

Şimdi vatandaşa soruyorum: 'Sizi korkuttular Ankara’dan memnun musunuz?' diyorum Millet İttifakı’nın bütün belediyelerinde vatandaşlar çok mutlu. Sebebi şu: Televizyona çıkan eski bir belediye başkanı vardı önüne gelene fitne saçardı. Niye böyle yapıyordu? İnsanları kutuplaştırıp oğlunun birine televizyon, birine futbol takımı alıyordu. O yetmiyordu bir tek imar değişikliği ile bir milyar rantı birilerine aktarıyorlardı. Anka Park gibi ucube bir projeye 16 milyar lira parayı gömdü. Çin’den malları getiren aynı işleten aynı. Açıklarının ortaya çıkmasını istemiyorlardı bütün mesele bu. Şimdi seçime gidiyoruz.

Seçim konuşulmuyor ki ‘Siz teröristlerle işbirliği yapıyorsunuz zilletsiniz’ falan filan. Allah 7 buçuk milyar insan yaratmış hiçbiri birbirine benzemez. İnsanların farklı seçimde olmaları gayet normal. Seçime girersiniz herkes bir şekilde tercihini yapar. Ben seçildiğim akşam söz vermiştim. Rozetimi çıkardım ertesi gün Hacı Bayram Camii’nde Ankara’yı bu ranttan kurtardığı için şükür namazı kıldım. ‘Bismillah’ deyip işe başladım. Bir Allah’ın kulunu ayırmadım. Hiçbir yeri verdiği oya göre ayırmadım. Siyaset bunun için yapılır. İnsanlar oy verir vermez. Kimseyi kınayamazsınız. Oy alamıyorsanız hata sizdedir. İkna edememişsinizdir. Veya farklı bir gerekçesi vardır. Sadece onlar gibi düşünmediği için şu toplumun yüzde 50’den fazlası terörle işbirliği ile itham ediliyor iş mi? O yetmiyor sürekli ‘İllet, zillet, Allahsız, kitapsız’ siz Allah’ın yerine mi koydunuz? Elinizde metre mi var? Ankara’daki gibi seçim geldiği zaman mevsimlik milliyetçilikleri, muhafazakarlıkları tutar. Açlık, mülteci, uyuşturucu bunların konuşulmasını asla istemiyorlar. Onun için bu şekilde insanları kutuplaştırıyorlar. Ama Ankara halkı buna dur dedi. İnşallah Türkiye’de buna dur diyecek. Hani dağda 85 terörist vardı ayakkabı numarasını biliyordunuz? Şimdi 50 milyon terörist mi çıktı meydana? Terörizmin propagandasını yapmayın. Teröristlerin arkasına saklanmayın. PKK denilen eli kanlı caniler 40 yıldır kan kusturdular bölemediler. Yaş pasta mı bölünecek bu Türkiye? Onun için boş laflarla insanları hiç olmazsa birbirine kutuplaştırmasınlar. Bizi terörle işbirliği ile suçluyorlar. 40 yıllık Türk milliyetçisiyim terörün benim yanımda ne işi var? Sen önce yurt dışındaki oğlunun paralarını bir getir. Ayıp. Şimdiye kadar 6 siyasi genel başkanının hiçbir tanesi Cumhur İttifakı’na oy verenlere bir şey demedi. Asla düşmanlaştırmayız. Buna kimsenin hakkı yok. 14’ünden sonra herkes evine gidecek. Komşuluk yapacak. Niye kutuplaştırıyorsunuz insanları? Altılı masa ortak mutabakat metnini çıkardı. Bize benzemez diyorlardı Allah bunlara 6’yı tutturdu. Öyle bir hale geldi ki o bizden değil diyorlar. Nasıl olacak bu? Artık bu karalama propagandalarıyla oy alma dönemi bitti."

"BEN KOLLARI SIVAYINCA BUNLAR DAĞILIYOR"

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise şöyle konuştu:

"Dört gün sonra sandığa gideceğiz. İki taraftan birini seçeceksiniz. Geçen buraya geldiğimizde AFAD mesaj attı hatırlıyorsunuz fırtına kopacak diye.

Ben kolları sıvayınca bunlar dağılıyor. Ülkenin girdiği krizi aşmak için dünya çapında kadroları olan Millet İttifakı. Gücü ortak aklı, enerjisi olan güçlü bir ekibiz. Diğer tarafta 2002’de 16. sırada aldı şimdi 21. sırada. Geçim sıkıntısına, fakirliğe sebep olan onlar. Biz, kötü dil kullanmayan, bize anne babamız öyle öğretti. Diğer tarafta 1 oy için her türlü hakareti yapan, hatta oy için kumpas kurup taş attıranlar var. İftiracılar var.

SALİH CORA'YA ATEŞ PÜSKÜRDÜ

Erzurum’da tatsız olay yaşadık. Taşları kendileri getirdi, kendilerine attı dediler. Bunlar şaşırmış, akla ziyan sözler. Bir gün sonra provokasyonu FETÖ yaptı dediler. Karşımızda öyle bir yalan ve iftira makinesi var ki bir oy uğruna Ekrem İmamoğlu’nu sandıkta yenemediler İmralı’dan gelen mektubu okuttular. Kırmızı bültenle aranan Osman Öcalan’ı televizyonda konuşturdular. Trabzonlu buna haddini bildirecek. Bu hemşerinizin kanına dokunuyor. Ne dedi bunların bir belediye başkanı? İmamoğlu nereli? Kaşı gözü oynadı. Bunlarda akıl bu kadar. Bakın işte bu taraf onlar böyleler. Bugün Trabzon’da zavallı bir milletvekili var. Beni o kadar yanılttı ki İmamoğlu’na hakaret etmiyor. Soyadına yakışmıyor. Ailesini çok iyi tanırım. Bence ailesi yuhalıyor onu. Zibidilik yapıyor. İsmini bile ağzıma almam ağzım yorulur. Bugün bir tarafta Anayasa’nın ilk dört maddesine sahip çıkan biz varız. Atatürk’e alerjisi olan onlar, bu ülkenin polis müdürü Gaffar Okkan’ı ve 5 polis şehit eden parti onların yanında. Aynı örgüt Konca Kuriş’i katlediyor. Bunun genel başkanını İstanbul’dan milletvekili gösteriyorlar. Sinan Ateş’in katillerini bulamıyorlar. Ondan sonra Millet İttifakı kötü. Kardeşim bizim ittifakımız belli. Millet İttifakı hükümeti bu kadrolarla kurulacak. Bizim kadrolarımıza laf edemezler. Toz bile konmaz. Mansur Yavaş mı vatan haini? İmamoğlu mu? Akşener mi? Hadi oradan. Trabzonluyu kimse vatan sevgisiyle sınamaya kalkmasın. Buradan memleketimin insanlarına sesleniyorum; aldatılmış olmalarına üzülüyorum. Hiçbirine kızmıyorum. Onları aldatanlara kızıyorum. Hepsini ikna edeceğim. Benim vatan sevgimi sorgulayacak adam daha anasının karnından doğmadı. Kimsiniz ya millettin vatan sevgisini sınayacaksınız? Utanmadan milleti haşa neredeyse cennete cehenneme diye ayıracaksınız. Millete yapıp yapamadıklarınızı anlatın. Bunlar seçimlerde her türlü iftirayı atar. İnsanları hedef gösterin. Biz unutmayacağız. Bunların fıtratında bu var. Her tarafları kirli olduğu için yüzlerine yapışan pislikleri bile hissetmiyorlar. Kalpleri kapkara. Bu karanlıktan bu millete hayır gelmez. Bunları evine yollayacağız. Bunlardan uzak durun.

İstanbul düşerse Mekke düşermiş. ‘Sisi’yi mi seçeceğiz Binali Yıldırım mı?’ dediler sonra gittiler Sisi ile kucaklaştılar. Bir seçimde millete hırsızlar dediler. Bir camiden çıkışta yanında Diyanet İşleri Başkanı millete ‘hırsızlar, çaldılar’ dedi. Seçimi iptal etmek için. Bir seçimi iptal etmek için bir cumhurbaşkanı milletine ‘hırsız terörist’ der mi? Bir tane hırsız buldular mı? Unutacak mıyız bunları? İftira en büyü günahtır. Kul hakkıdır bu. Anam orada. Bu seçim İmamoğlu’na anasının ak sütü kadar helaldir. Bunların ağzından yalan iftira küfür dışında bir şey duydunuz mu? O giderse her şey kötü olacakmış. Milleti korkutmaya çalışma bu milletin aklı kendine yeter. Bin yıllık devlet var burası muz devleti değil. Git sen onları külahıma anlat. Hepimiz gelip geçeceğiz vatanımız bayrağımız kalacak. Bayrağına saygı duy. Bunlara 5 kol avanta veririm ben yine İstanbul’da yeneriz. Yönetimi biz aldık tıkır tıkır işleyen belediyeler oldu. Bizi engellediler köstek oldular. Burada engellemeleri anlatsam Cem Yılmaz’ın parodisi gibi gülersiniz. Ülke tıkır tıkır işleyecek. Millet güzel güzel kazanacak. Milletçe bütünlük içinde yolumuza devam edeceğiz. Biz devlet ahlakına güveniriz. Devlet insanı olmayı önemseriz. Hak hukuk adalet temsilcisi Kemal Kılıçdaroğlu’nun önderliğinde geliyoruz. 14 Mayıs’ta onu evine yollayacağız. Türkiye değişim istiyor. Bir avuç insan kaybedecek."

İYİ Parti lideri Meral Akşener’in konuşmasından öne çıkanlar ise şöyle:

"14 Mayıs akşamı bütün bu ayılar, dayılar attaya gidecek. Ben hayatımda böyle rezil bir dille seçime gitmedim. Siyasi bir ailenin kızıyım böylesine pis bir dille seçime gidildiğini hiç görmedim. Patron, velinimet sizsiniz. Kadınlar sürtük, düşük, çukur oldu; gençler süfli, şükürsüz oldu; emekliler şükürsüz oldu. Bu abilerin diline göre siz işgalcisiniz, aynı zamanda darbeciniz, gayri millîsiniz. Bize diyorlar ki Allahsız, kitapsız, dinsiz imansız. O kişiye dinsiz imansız, kitapsız, Allahsız derseniz eğer Allah’a şirk koşmuş olmaz mısınız? Bu ülkenin Cumhurbaşkanı Allah’a şirk koşuyor böyle bir durum olabilir mi? Böyle bir seçim, böyle bir durum olabilir mi? Benim namazımın size faydası veya zararı söz konusu mudur? Dindar bir insanın harama el uzatmaması kul hakkı yememesi gerekir. Sürekli olarak dinden imandan bahset sonra 5-10-15 maaş alsın yan gelip yatsın, sen işsiz gez. Haramın dibine battınız be. Gencecik evlatlarımızın umudunu çaldınız. Lüks arabalarla gezen pudra şekeri çekenlerin yanında cebinde kaç lira var dediğimde ‘Cebimde para yok diyen’ var bu ülkede. Siz dinden imandan bahsediyorsunuz, hadi oradan be. Biz kadınlar süpüreceğiz, 14 Mayıs akşamı.

"HESAP VERMEKTEN KORKUYORLAR, HIRSIZLARDAN ELBETTE HESAP SORULACAKTIR"

Baktığınız zaman çalmak çırpmak ve harama el uzatmak ve bu seçimde kaybediyor olmanın getirdiği bir sonuç. Hesap vermekten korkuyorlar. Hırsızlardan elbette hesap sorulacaktır, hırsız olanların aklı çıkmış durumda. 14 Mayıs akşamı helal oylarınızla bir oyunuz Kemal’e bir oyunuz Meral’e. Kılıçdaroğlu, 13’üncü cumhurbaşkanı seçilecek. Benim burada İYİ Partililerden istediğim şu; bir oy Kemal’e bir oy Meral’e buna çalışacaksınız. CHP’li kardeşlerimden de her aileden bir tanecik oy istiyorum. Biz tamamını Kemal’e veriyoruz ama siz her aileden bir tanecik Meral’e vereceksiniz artık. Bu birlikteki bu ülkeyi feraha çıkaracak.

“TÜRKİYE SMA’LI BEBEKLERLE İLGİLİ ACI ÇEKİYOR, O MESELEYİ SÖZ VERİYORUM BEN ÇÖZECEĞİM”

Türkiye SMA’lı bebeklerle ilgili acı çekiyor, o meseleyi bir anne, babaanne olarak söz veriyorum ben çözeceğim. Köylerdeki yaş ortalaması 50-55 arası. Gençler eğer köye gidip tarımla uğraşacaksa onların SSK ya da BAĞKUR primlerini biz ödeyeceğiz. Çobanların maaşını biz ödeyeceğiz, SSK’sıyla beraber ki hayvancılık yürüsün diye. Durumu kötü olan ailelerin kadınlarına, 18-26 yaş grubu gençlere 2 bin 500 lira aylık maaş bağlayacağız, iyi yaşam geliri diye.

“BUNLARIN DÜŞMANLIĞINA DA DOSTLUĞUNA DA GÜVEN YOK”

Bu kadın bu ülkenin sınır dışı en derin harekatının altında imzası olan kişidir muhteremler. Siz daha gözünüzün önünde inek uçuşurken bu kişi o evrakın altına şerefle imza attı. Bu sistemi değiştirmek durumundayız, aksi takdirde bu ülkenin çevresi ile olan kavgasından bugün geldiği nokta kimine göre 5 kimine göre 10 milyon sığınmacı. 2 yıl içinde seçimi kazanır kazanmaz gönderiyoruz hepsini. Mısırla kavga ettik, niye ettik? Bunların düşmanlığına da dostluğuna da güven yok.

“14 MAYIS’TA BİR OY KEMAL’E BİR OY MERAL’E VERİYORSUNUZ”

15’inden itibaren bu ülkenin refaha, zenginliğe, güce, bu gençlerin işe, bu kadınların mutluluğa, emeklilerin evlatlarıyla, torunlarıyla mutlu bir hayat sürmesini istiyorsak, dış ilişkilerde akılcı, gerçekçi sistemin kurulmasını istiyorsak 14 Mayıs günü aileniz, dostlarınız, arkadaşlarınızla birlikte gidiyorsunuz bir oy Kemal’e bir oy Meral’e veriyorsunuz. Kılıçdaroğlu’nun deyimiyle bu ülkeye baharları getiriyorsunuz. Bizim deyimimizle de bu seçim tarihi bir seçim bu tarihi siz yazacaksınız, inşallah Trabzon tarihi yazacak.”