HATIRLANACAĞI gibi AK Parti Eldivan Belediye Meclis üyesi iş insanı A. Semih Aydın, 15 Aralık 2022 tarihinde sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla, partisinden istifa ettiğini duyurmuştu.

Aydın, istifaya giden süreçle ilgili olarak "Belediye Başkanı tarafından başlatılan gruplaşma ile şahsımı ötekileştirme çalışmaları, kardeşimin başka bir partide siyaset yapıyor olması gerekçe gösterilerek ileri boyutlara taşındı" diyerek yaşanan sıkıntıları dile getirmişti.

A. Semih Aydın bugün yaptığı yeni bir açıklama ile istifasının arka planını ortaya koyarken, Eldivan Belediye Başkanı Mustafa Lafcı'nın ismini zikretmeyerek "Belediyedeki o zat" olarak tanımladı. Aydın, Başkan Lafcı'nın Eldivan'da "A Takımı" kurduğunu da iddia etmekle birlikte Karatekin Üniversitesi'ne bağlı Meslek Yüksek Okulu'nun 5 bölümünün Eldivan dışındaki ilçelere gitmesinin sorumlusunun da 'o zat'ça AK Parti Çankırı Milletvekili Salim Çivitcioğlu'nun hedefe konulduğunu işaret etti.

AK Parti'den istifa ederek 'bağımsız belediye meclisi' olarak görevini sürdüren iş insanı A. Semih Aydın'ın yaptığı açıklama şöyle:

"Kıymetli Eldivanlılar;

Yaklaşık bir ay önce AK Parti üyeliğinden istifa ederek bağımsız Belediye Meclis Üyesi olarak Eldivan'a hizmet etme kararı aldım. Bu kararı almam kolay olmadı.

Kuruluşundan itibaren, emek verdiğim partimden ayrılmam, şu an görevde olan sembolik parti yönetiminin; 'siyasi kararları', belediyedeki zat'ın kendi çıkarları doğrultusunda almaya başlamasıyla, partinin içerisinde herkesin herşeye elini kaldırıp indirdiği bir siyaset kültürünün bana ters olmasıyla başladı.

Teşkilatçılığın ne olduğunu bilmeyen mevcut kadrolar, birlik ve beraberlik içerisinde ortak akılla hareket ederek karar alır, bu kararlar hizmete dönüştürülür.

Bu sistem önceki ilçe başkanımız Sayın Arı döneminde böyleydi, fakat onun 'siyasi bir kumpasla' görevden uzaklaştırılıp yerine sembolik başkanın gelmesinden sonra; Belediyedeki zat, herkesin kendine biat etmesini, 'padişahım sen çok yaşa' zihniyetinde olan kişileri partinin içerisine yerleştirdi.
O saatten sonra parti istikametinden saptı.

AK Parti'nin kuruluşundan günümüze kadar hiç bu kadar düşük profiller, bu kadar menfaat şebekeleri bu teşkilatın içerisine sızmamıştı.

Bu dönem liyakatın yerlerde süründüğü bir dönem olarak tarihe geçecek.

Bunlardan daha elim ve daha vahim bir tablo da belediye yönetiminde mevcuttur.

Belediyedeki zat fevri kararlar alarak, devlet yatırımlarını kendi hizmeti gibi göstererek, kendi şahsi oy potansiyelini yükseltmek adına belediyenin gelecek onlarca yılını ipotek altına almaktadır.

Yürüttüğü personel politikası bunun en bariz örneğidir. Seçim döneminde 'hiç kimseyi iş vaadinde bulunmayacağız' diyen belediyedeki zat, arka kapıdan onlarca kişiye vaatlerde bulunarak, belediyeyi yandaş toplama merkezi haline getirmiştir.

Kurduğu 'A Takımı' ile şahsım da dahil olmak üzere etrafa tehditler savurmaktadırlar.

Bu dönemde benim için kırılma noktası onlarca kişinin emeği ile ilçemize kazandırılan Yüksek Okul'un toplam 8 bölümünden 5 tanesinin başka ilçelere gönderilmesi rezilliği olmuştur.

Eldivan'ın geleceğini ilgilendiren en önemli konulardan biri olan bu bölümlerin elimizden gitmesi, Belediyedeki zat ve liyakatsız ilçe teşkilatının eseridir.
Bu vebal onlara yetecektir.

Halkı Yüksek Okul'un bahçesinde toplayıp, kendi beceriksizliklerini, Salim Çivitcioğlu vekilimizin üzerine atmaya çalıştıkları zaman kafamda bu ekiple siyasetin yürüyemeyeceğini anladım.

Benim memlekete hizmet etmek için girdiğim siyaset kurumuna, birisi oğlunu belediyeye müdür yapmak için, birisi kardeşini memur yapmak için, birisi daha çok rant elde etmek için girmiş.

Yandaşlarına verilen inşaat ruhsatlarından imar izinlerine, villa ruhsatı için belediye meclisinde alınan karara uymayan müteahhit projelerine kadar, hepsinde bir şaibe olduğunu bizzat gördüğümde bu duruma engel olmaya çalıştım.

Engel olamadığım noktada en azından bunlara ortak olmamak için gönül bağımı, hem siyasi bağımı koparmak zorunda kaldım.

İmar Komisyonu üyesi olarak görev aldığım bir yıllık süre zarfında komisyon bir kez bile toplanmamıştır. Belediye içerisinde işler komisyonlarla, meclis kararlarıyla değil, kısa yoldan iki tane yandaş meclis üyesi encümen kararı ile çözülmektedir.

Benim siyaset anlayışımda menfaat kişilerin değil, memleketin menfaati olmuştur.

Seçimlerde herkese 'Çankırı Merkez'de olan evimi Eldivan'a taşıyacağım! Siyaseti ve hizmeti kendi memleketimde ikamet ederek yapacağım' diye söz veren belediyedeki zat, bırakalım eini taşımayı, belediyenin makam aracı ile her sabah-akşam Çankırı Merkez'deki evine gelir-gider oldu.

Sembolik ilçe başkanı, Gençlik Kolları Başkanı hatta belediye meclis üyelerinden bazıları bile Çankırı Merkez'de ikamet etmektedirler.

Eldivan Çankırı'dan yö-ne-ti-le-mez!

Halkımızla beraber bizim bastığımız çamurlu yollara bunların ayağı bile basmıyor.

Bu memlekete hizmet etmek için çıktığım yolda tek başıma da kalsam bu yoldan dönmeyeceğim.

Bütün gücümle bu memleket için çalışmaya, doğrunun yanında, yanlışın karşısında olmaya devam edeceğim.

Kamuoyuna saygılarımla duyurulur."